Önceden çok dediğin her şey sonradan bok oluyor.
Hayatın en bilinen klişelerindendir; ''bi şeyi çok istersen olmaz.'' Sen o kadar istersin ki, aklından hep ''bu son'' geçer, o sondur, ondan başka hiçbir şey istemeyeceksin, son işte, son, ve son oluyor zaten.
Çok istersin, çok beklersin, deli gibi, çılgınlar gibi, uçarsın, e sonra da çakılırsın tabi. Önce olmak istersin, sonrası gelir zaten, önce olursun, sonra pişman olursun, sonra yalan olursun, sonra kendin olursun, sonra kararlı olursun, sonra iyi olursun, ama hiçbir zaman eskisi gibi olamazsın. Her şey olur, her şeyin tam olur, bi tek o olmaz. ''Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu.'' Değil işte, sen olmak, oldurmak, olgunlaşmak, hiç olmadı oluruna bırakmak istiyorsun ama bunların hiçbiri olmuyor, zaman istiyorsun,
zaman insanları değil, armutları olgunlaştırıyor sadece, bilmiyorsun.
Tamam, hayat bi sahne, hepimiz iyi kötü oynuyoruz ama sonunda kimse alkışlamıyor, dünyanın en iyi oyuncusu da olsan karşında başrolün yoksa perdeyi boşuna açar, boşuna kapatırsın. Ve en kötü doğaçlamalar bile en iyi senaryolardan daha iyidir hal böyleyken, sen ne hayaller kurarsan kur, neler yazarsan yaz, anı yaşayamadığın hiçbir an anı olarak kalmaz seninle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder